Habertürk'ten Şeyda Odabaş'a konuşan genç oyuncu Alper Çankaya'nın röportajından kısa bir kesit...
Bu işin eğitimini aldın, tiyatro geçmişin var, işin mutfağında piştin ve pişmeye devam ediyorsun, oyunculuk sence kolay bir meslek mi?
Bence zor bir meslek değil. Kolay bir meslek olduğunu da söyleyemem. Öznel beğenilere dayanan bir iş olduğu için net kuralları ve kaideleri yok. Bu çok zorlayıcı bir şey haliyle. Çünkü yaptığınız şeyin geçerli bir şey olup olmadığını seyirciye ulaşana kadar anlayamıyorsunuz. Bir taraftan fiziksel ve psikolojik zorlukları da var. Mesleğe saygı duyuyorsan kendini devamlı geliştirmen gereken de bir iş. Tüm bunları topladığımızda her meslekte olduğu kadar bizim işimizin de zorluklarının olduğunu söyleyebilirim.
Dizide Kıvanç Tatlıtuğ'un canlandırdığı 'Aslan'ın Adana'dan gelen kuzeni 'Bedri' karakterini canlandırıyorsun. 'Aile' dizisinden teklif geldiği zaman hangi özellikleri seni etkilediği için bu projede yer almak istedin?
Kurulan kadro ve orijinal hikâyenin de akıcılığı diziyi çok güzel bir yere getirdi. Ben de 'Bedri' karakteri geldiğinde çok mutlu oldum tabii ki. Adana ve o yörenin kültürünü daha önce tanıma şansım olmamıştı. Bu işle beraber o kültüre de ilgim arttı. Bir taraftan da karakterin hikâyedeki birçok kişiyle ilişkisinin olması ve farklı yönlerini, farklı duygu durumlarını gösterebilecek olma fırsatı da bana cazip geldi.
Kıvanç Tatlıtuğ ve Serenay Sarıkaya’nın başrolünde olduğu; Nejat İşler, Canan Ergüder, Selin Şekerci, Umutcan Ütebay, Yüsra Geyik ile usta oyuncular Musa Uzunlar, Levent Ülgen, Ayda Aksel, Emel Göksu ve Nur Sürer’den oluşan dev bir kadroda yer alıyorsun. Dizinin set ortamı nasıl?
Gerçekten çok güzel. Bu muhteşem ve her biri birbirinden mütevazı oyuncularla aynı set ortamında bulunmak ve birlikte oynamak harika bir his. Hem eğlenceli hem de herkesin mutlu olduğu bir set ortamı var. Hepsini izleyip bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Benim için müthiş bir tecrübe.
Ayrıca 'Cam Perde' filmindeki performansınla 42'nci İstanbul Film Festivali'nde 'En İyi Erkek Oyuncu' ödülüne layık görüldüğünü biliyorum. Ee tabii bir tarafta tiyatro da var, kariyerine dair planların ve hayallerini paylaşabilir misin?
Ben tiyatroyu ve tiyatro sahnesinde olmayı çok seviyorum. Şöyle gönlümce keyif alarak sahnede olduğum bir oyun oynamayalı da uzun zaman oldu. Güzel bir oyunda oynamak istiyorum tabii ki. Sinemayı da çok seviyorum ve çok ilgiliyim. Güzel hikâyeler anlatan güzel filmlerde olmak istiyorum kariyerimin sonuna kadar. Televizyonda da bana sunulan alanı en iyi şekilde değerlendirmeye, orada da mümkün olduğunca birbirinden farklı karakterler yaratmaya çalışıyorum. Uluslararası işlerde de yer alabilmek en büyük hayallerimden birisi. Umarım hepsi gerçekleşir.