İzmir Büyükşehir Belediyesi Sutopu Kadın Takımı ülkemizi Avrupa’da başarıyla temsil etmeye devam ediyor. Birkaç yıl önceye kadar uluslararası alanda alınan başarısız sonuçlar sonrası “Sporcular boğulmamış en azından”, “Yüzme biliyor mu?” şeklinde eleştiri alan oyuncular bugün Challenger Cup’ta üst üste kazandıkları iki şampiyonluk ve Avrupa’da 14 maçlık namağlup serileriyle konuşuluyor. Türkiye'de de üç yıldır zirvede olan takım bu sezonu da şampiyon tamamlamanın hedefiyle çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarıyla gelen başarılarla dikkatleri üzerine çeken İzmir Büyükşehir Belediyesi Sutopu Kadın Takımı’nın kaptanı Kübra Kuş ve yardımcı antrenör Uğurcan Kocataş’la bir araya geldik.
Kübra Kuş- Avrupa’da 14 maçlık seriyle gelen üst üste 2 Avrupa şampiyonluğu. Türkiye’de peş peşe 3 şampiyonluk... Bu başarıları nasıl sürdürülebilir kılıyorsunuz, motivasyon kaynağınız nedir?
KÜBRA KUŞ: Motivasyon kaynağımız kendimize hedefler belirlemek. Bu sezona başlıyoruz, ilk hedefimiz de Challenger Cup. Sadece o hedefe yönelik çalışıyoruz. Daha sonrasında lig hedeflerini koyup maç maç ilerliyoruz. Takım içindeki sevgi, saygı, birbirimiz için hareket etmek, suda hepimizin birbirimiz için oynaması bizi motive eden şeyler. Bunun da başarıyı getirdiğini düşünüyorum.
- Geriye düştüğünüzde motivasyonunuzu nasıl yüksek tutuyorsunuz? Galibiyet serisinde en çok zorlandığınız maç hangisiydi?
KÜBRA KUŞ: Geriye düştüğümüz maçlarda mesela Galatasaray ile oynadığımız final maçında 3-0 geriye düştük. Ama Bizim bir “winner” kültürümüz var. O kültürden dolayı geriye düştüğümüz anlarda bile geri gelmeyi becerebiliyoruz. Takım olarak birbirimize inancımızı sürdürebiliyoruz. Geriye düştüğümüz anlarda bile birbirimize bakıp “Hadi biz bunu daha önce yaptık. Tekrar yapabiliriz” diyerek motive ediyoruz. Yıllardır kupanın sahibi olduğumuz için de geriye düştüğümüzde o kupayı aldığımızdaki mutluluğu yaşadığımızı bildiğimiz için o bizi motive ediyor ve birbirimize daha kenetlenerek ilerleyebiliyoruz. Bizi en çok zorlayan maç finaldi. Uzun süre sonra ilk kez geriye düşmüştük. Finalden önce ikinci raunda da G.Saray’a karşı oynamıştık ama o maçta hiç geriye düşmedik ve 12-10’luk bir skorla galip gelmiştik. Final en zor maçımızdı. Ama suya atladığımızda aramızda kavuştuğumuzda o maçı alacağımızı ve şampiyon olacağımızı birbirimize inandırmıştık.
- Takım olarak yeni hedefleriniz neler?
KÜBRA KUŞ: Adım adım düşünüyoruz önümüzdeki hafta Türkiye Ligi’nin ikinci devresinde oynayacağız. Daha sonra Play-Off’lar, finaller ve senenin başında koyduğumuz Türkiye şampiyonluğu... Bir dahaki sene için kulüp yönetimimiz ve başkanımız karar verecek; ya Challenger Cup’a katılacağız ya da bir üstü olan Eurocup’a katılacağız. Hangisine katılırsak hedefimiz şampiyonluk.
‘KADINLAR, ERKEKLERDEN GÜÇLÜ’
- Kadın sporcular olarak ne gibi zorluklarla mücadele ediyorsunuz?
KÜBRA KUŞ: Kadın olmak ülkemizde genel olarak toplumsal baskıdan dolayı zaten zor. Kadınlar istedikten sonra yapamayacakları hiçbir şey yok. Kadınlar erkeklere göre çok daha güçlüler. Çünkü toplum kadınları buna itiyor. Sporda da aynı şekilde. Çok güçlü bir kadın voleybol milli takımımız var başarılı oldukları için çok gurur duyuyoruz. Erkek voleyboldan çok söz ettirmedikleri için bu bizim için ekstra gurur kaynağı oluyor. Ama kadınlar da futbol oynuyor ama sadece erkek futbolundan bahsediliyor. Bu da rahatsızlık verici.
'KADROMUZ, HOCAMIZ DEĞERLİ'
-Finalde Galatasaray’ı nasıl analiz ettiniz?
UĞURCAN KOCATAŞ: Kendi iyi noktalarımızla, rakibimize karşı nasıl oynayabileceğimizin planlamasını yapıyoruz. G.Saray’la olan çekişmemiz özellikle Avrupa kupasında bir Türk finali olması çıtayı oldukça yükseltti. G.Saray’ın kadrosu da bizim kadromuz da çok değerli oyunculardan oluşmakta. Dolayısıyla bir noktadan sonra kendi oyunumuzu oynamaya odaklanıyoruz. Kendi oyunumuzu doğru şekilde oynadığımız zaman zaten bir şekilde başarı geliyor.
-Sutopu fiziksel dayanıklılığın kritik olduğu bir spor. Nasıl bir antrenman programınız var?
UĞURCAN KOCATAŞ: Eylül ayından beri yaptığımız antrenmanlarda sporcularımızın fiziksel özelliklerini, teknik becerilerini geliştirmeye, pekiştirmeye yönelik antrenmanlarımızı yapıyoruz. Çok zorlu antrenmanlardan geçiyor sporcularımız. Yoğun bir maç takvimi var. Yaş gruplarımız var, A takımlarımız var, milli takımlar var, milli takım kampları var, sporcularımız oldukça yoğun dönemlerden geçiyor. Dinlenemediği zamanlar oluyor. Kısıtlı bir dinlenme vakitlerine sahip dönemleri oluyor. Özellikle sporcularımızın temposunu korumak, yoğun maç takvimini hazırlamak bu işin büyük bir parçası.
- Su topunun ülkemizde yayılması için neler yapılabilir?
UĞURCAN KOCATAŞ: Başarıların ön plana çıkması gerekli. Başarılarla sporun albenisi olabilir. Genç sporcu arkadaşlarımıza, daha küçük yaştaki arkadaşlarımıza bu sporu sevdirirken bu önemli. Bu sporun daha fazla ön plana çıkması biraz yayınlarla alakalı maçlarımızın yayınlanması, başarının ön planda tutulması sporcularımızın motive olması bunlar önemli etkenler.
Takım, namağlup alınan Challenger kupasını ve European Aquatics Water Polo'da kapak fotoğrafı olarak milyonlara ulaşan Macar fotoğrafçı Aniko Kovacs imzalı fotoğrafı Başkan Cemil Tugay’a hediye etti.‘BAŞKAN TUGAY BİZE DESTEK OLDU’
UĞURCAN KOCATAŞ: Çok değerli bir takım, çok değerli bir başantrenörümüz var Evangelos Pateros. Kendisi oldukça deneyimli, başarılı, kendine has teknikleri olan biri. Onlarla beraber çalıştığım için çok mutluyum. Ayrıca bu kupanın İzmir’e gelmesinde değerli başkanımız Cemil Tugay’ın bizlere sağlamış olduğu destekleri göz ardı etmememiz gerekiyor. Başkanımız bize ve şampiyonluğa hep inandı, her zaman yanımızdaydı. Bu kupanın buraya gelmesinde emeği olan birçok arkadaşımız, teknik ekip arkadaşımız var. Hepsine teşekkür ediyoruz. İzmir’e ve Atatürk’ün kızlarına bu kupa çok yakıştı.