?>

KKTC’de Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi yapıldı

Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği (TROD) tarafından iki yılda bir düzenlenen Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi (UROK), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde  yapıldı. Girne kentinde bir otelde düzenlenen…

Sağlık - 1 gün önce

Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği (TROD) tarafından iki yılda bir düzenlenen Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi (UROK), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde  yapıldı.

Girne kentinde bir otelde düzenlenen kongrede, tıp ve akademi dünyasından 196 katılımcı, 311 poster ve 96 sözlü olmak üzere 407 bilimsel bildiri sundu.

16. Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi Başkanı Prof. Dr. Uğur Selek, düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, bu yıl kongrenin “Hedeflenmiş ve İmmün Tedaviler Çağında Radyoterapinin Yeri” ana temasıyla yapıldığını söyledi.

Kongreye yurt içi ve yurt dışından çok değerli bilim insanlarının katıldığını belirten Selek, güncel bilgilerin ve klinik deneyimlerin aktarıldığını ifade etti.

Her yıl dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen kanserin, bireylerin yaşam kalitesini derinden etkileyen bir sağlık sorunu olmasının ötesinde, ülkelerin sağlık sistemleri üzerinde de büyük bir yük oluşturduğuna dikkati çeken Selek, “Multidisipliner yaklaşım kanserle mücadelenin olmazsa olmazıdır. Bu yaklaşımda tepeden tırnağa tüm kanser tiplerinde hem cerrahi onkolojiyle hem medikal onkolojiyle çok yakın çalışan radyasyon onkolojisi vazgeçilmez bir branş olarak temel direklerden birini oluşturmaktadır.” dedi.

Selek, multidisipliner kanser tedavisinde radyasyon onkolojisinin rolünün her geçen gün daha da önem kazandığının altını çizerek, şunları kaydetti:

“Günümüzde gelişen teknoloji ve bilimsel veriler ışığında, kişiye özel tedaviler, hedefe yönelik ilaçlar ve immünoterapiler giderek yaygınlaşıyor; ancak bu oldukça pahalı tedavi seçeneklerinin kişiselleştirilmesi sırasında, radyoterapi, hem ekonomik hem de etkinliği kanıtlanmış bir yöntem olarak mutlaka akılda tutulmalıdır. Üstelik radyoterapi, yalnızca genel sağ kalımı değil, aynı zamanda hastalığın tekrarlamadan geçtiği sağlıklı dönemi de ciddi olarak uzatabildiği için çok önemli.”

Selek, multidisipliner yaklaşımın en güçlü örneklerinden biri olan ve cerrahiye önemli bir alternatif olarak sunulan, halk arasında “nokta atışı tedavi” olarak bilinen stereotaktik radyoterapinin (SRS/SBRT), vücudun her yerinde yüksek başarı oranlarıyla umut verdiği değerlendirmesini yaparak, her şeye rağmen mucizevi bir kanser tedavisinin bulunmadığına da dikkati çekti.

– Kanser vakalarındaki artışlar

Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Banu Atalar, kanserle mücadelede artık sadece teknolojik yenilikler değil, zaman yönetimi, tedavi sürecinin doğruluğu ve hasta konforunun da büyük önem taşıdığını söyledi.

Dünya Sağlık Örgütünün 2024 verilerine göre, her yıl dünya genelinde 20 milyondan fazla kişinin kanser olduğuna işaret eden Atalar, Türkiye’de ise özellikle genç bireylerde ve sigara içmemiş kişilerde bazı kanser türlerinin görülme sıklığının arttığını vurguladı.

Atalar, “40 yaş altındaki bireylerde kolorektal ve meme kanseri oranlarında dikkati çeken bir yükseliş var. Obezite ile ilişkili kanserler, artık çocukluk çağında bile daha sık görülüyor. Sigara içmeyen bireylerde akciğer kanseri teşhislerinde artış gözlemleniyor.” diye konuştu.

Atalar, radyoterapide çığır açan teknolojiler hakkında da bilgi verdi.

Bu teknolojilerden birinin “FLASH Radyoterapi” olarak isimlendirildiğini aktaran Atalar, söz konusu yöntemin klasik uygulamalardan çok farklı bir prensibe dayandığını vurguladı.

Atalar, yöntemin avantajlarına değinerek, “Bu yöntemde radyasyon, bir saniyeden kısa sürede yüksek dozda veriliyor. Sağlıklı dokular, minimum düzeyde etkileniyor. Klinik uygulamaya geçmeden önce daha fazla bilimsel araştırmaya ihtiyaç duyulmakla birlikte, bu yöntem geleceğin radyoterapisinin en güçlü adaylarından biri.” şeklinde konuştu.

​​​​​​​- “Her hasta için kişiselleştirilmiş tedavi planları oluşturuluyor”

Atalar, yapay zekanın artık yalnızca bilim kurgu filmlerinin değil, hastanelerin de ayrılmaz bir parçası haline geldiğine işaret ederek, yapay zeka sayesinde radyoterapi planlamalarının saatler değil, dakikalar içinde yapılabildiğini bildirdi.

Yapay zekanın radyoterapinin artık bir parçası olduğuna işaret eden Atalar, şöyle devam etti:

“Her hasta için kişiselleştirilmiş tedavi planları oluşturuluyor. Tümör ve çevresindeki sağlıklı dokular daha net görüntüleniyor, hata payı azalıyor. Yapay zeka ile tedavi sırasında bile anlık değişiklikler ve yeniden planlama mümkün hale geliyor. Bu yönteme ‘adaptif' tedavi deniyor. Aynı zamanda sağlık çalışanlarının iş yükü azalıyor, tedavi süreçleri kolaylaşıyor.”

– “HPV aşılarının koruyucu etkisi yüksek”

Kongre Genel Sekreteri Prof. Dr. Melis Gültekin de rahim ağzı (serviks) kanserlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Rahim ağzı kanserinin tüm dünyada kadınlarda en sık görülen kanserler arasında dördüncü sırada yer aldığını belirten Gültekin, “Özellikle gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerde en sık görülen jinekolojik kanserlerdir ve önemli bir ölüm nedenidir.” ifadelerini kullandı.

Gültekin, bu kansere ilişkin yakın zamanda yayımlanan çalışmalarda tedaviye bağışıklık sistemini güçlendirerek etki eden “immünoterapi”nin eklenmesi ile yaşam süresinde uzama bildirildiğini anlattı.

Rahim ağzı kanserlerine karşı koruyucu etkisi çok yüksek olan HPV aşılarının mevcut olduğunu anımsatan Gültekin, bu aşılar ile anal kanserler ve baş-boyun kanserleri gibi HPV ile ilişkili olan diğer kanserlerden de korunmanın mümkün olduğuna dikkati çekti.

– “Mamografi çektirmek hayati öneme sahiptir”

TROD Seçilmiş Başkanı Prof. Dr. İlknur Bilkay Görken de meme kanserinde erken tanının hayat kurtardığını belirterek, bu bağlamda her kadının 20 yaşından itibaren ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi yapması gerektiği uyarısında bulundu.

Kendi kendine meme muayenesi yapan kadınların, kendi memesinin normal yapısını öğrenerek anormal değişiklikleri daha kolay fark edebildiğini vurgulayan Görken, “40 yaşından sonra yılda bir mamografi çektirmek hayati öneme sahiptir. Ailede meme kanseri tanısı almış bir kişi varsa mamografi kontrollerine 35 yaşında başlanmalıdır.” dedi.

Görken, radyoterapi ve sistemik tedaviler sonrasında hastaların uzun yaşayabildiğini ve meme kanserinin kronik bir hastalık haline geldiğini de sözlerine ekledi.

Haftanın Öne Çıkanları

Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmişti: Avukatından Mahir Polat açıklaması

2025-04-07 22:09 - Gündem

Başbakan Ünal Üstel, Antalya Diplomasi Forumu’na katılıyor

2025-04-11 14:09 - Gündem

Son Dakika... Netanyahu'dan flaş Türkiye açıklaması

2025-04-07 22:38 - Gündem

AKSA Süper Lig’de 27. hafta başlıyor

2025-04-11 14:38 - Spor

İBB operasyonlarına karşı protestolarda tutuklanan üç öğrenci tahliye edildi

2025-04-07 23:08 - Gündem

Sular altında kalan mezarlık görenleri şaşırttı!

2025-04-11 14:39 - Yaşam

Beyaz Saray'da 'Türkiye' diplomasisi: Trump ve Netanyahu'dan 'Erdoğan'

2025-04-07 23:38 - Dünya

KTÖS, KTOEÖS ve destekleyen örgütlerden açıklama: “Pazartesi itibarıyla eylem ateşini yakıyoruz”

2025-04-11 15:08 - Kıbrıs

Trafikte geri geri seyreden araç dükkana girdi

2025-04-07 23:39 - Asayiş

Hayal Köseoğlu, 'sessiz kalan' meslektaşlarına seslendi: 'Seks kasediniz varsa...

2025-04-11 15:09 - Yaşam

İlgili Haberler

60. Türk Pediatri Kongresi, 7-11 Mayıs'ta KKTC'de düzenlenecek

16:09 - Sağlık

Sağlık Bakanlığı “14-20 Nisan Kalp Sağlığı Haftası” nedeniyle mesaj yayımladı

19:39 - Sağlık

Uzmanı açıkladı: ‘Huzursuz bacak sendromu, Parkinson belirtisi olabilir’

17:39 - Sağlık

Kötü duruş, boyun düzleşmesine kapı açıyor

07:08 - Sağlık

Atakum Belediyesi ‘Küçük Farklılıklar Büyük Dünyalar Sergisi’ni açtı: Otizmde farkındalık

06:39 - Sağlık

Günün Manşetleri

Bazı bölgelere yarın 6 saat elektrik verilemeyecek

23:09 - Kıbrıs

Google'dan yunuslarla konuşmak için yeni yapay zeka modeli

23:08 - Gündem

81 ilde dev anket… CHP birinci, yurttaş İmamoğlu’nu istiyor!

22:39 - Gündem

Ali Çocuk Şampiyonu; Lefkoşa

22:38 - Spor

Enerji dolu bir atıştırmalık arayanlara: Fit lokum tarifi

22:09 - Gündem