Hatay’ın İskenderun ilçesinde bulunan ve yurttaşlara “İskenderun’un sembol projesi” olarak pazarlanan MCG Tower depremde yıkılmış ve 14 kişiye mezar olmuştu. 13 sanığın “Bilinçli Taksirle Ölüme ve Yaralanmaya Neden Olma” suçundan tutuksuz yargılandığı MCG Tower davasında üçüncü duruşma dün İskenderun 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesi kayıp yakınları ve dava avukatları basın açıklaması yaparak adalet çağrısında bulundu. Bir önceki duruşmada talep edilen bilirkişi raporunun duruşmaya yetişmemesi nedeniyle duruşma yaklaşık 2,5 saat sürdü. Tutuksuz sanıklardan binanın jeoteknik etüt müellifi Y.Ş., binanın kaba inşaatını yapan M.Y., şantiye şefi Ş.Ö., yapı denetim şirketi sahibi S.K., mimar M.Y. ve yapı denetim firması sorumlusu H.S.’nin hazır bulunduğu duruşmaya başka bir suçtan hükümlü müteahhit Muhammet Coşkun Gökkan ise SEGBİS ile bağlandı.
'PROJEYE AYKIRI VE YANLIŞ'
Jeoteknik etüt müellifi Y.Ş., duruşmaya sunduğu belgeler üzerinden yaptığı savunmada zemin iyileştirmesinin projeye aykırı ve göstermelik olarak yapıldığını, projeye aykırı yapılan uygulamaların bile yanlış yapıldığını ve denetimden sorumlu İskenderun Belediyesinin, yapı denetim şirketinin, şantiye şefinin ve müteahhitin görevini yerine getirmediğini söyledi. Diğer sanıklar bu iddialara ilişkin somut yanıt vermezken mahkeme tarafından açıklanan ara kararda sanıkların duruşmadan ayrı tutulma talepleri reddedildi, tanıkların dinlenmesine ve bilirkişilere keşif talebi olup olmadığının sorulmasına karar verildi. Davaya 7 Şubat Cuma günü saat 11.00’de devam edilecek. Duruşma sonrası dava avukatı Eren Can ve kayıp yakını Selin Sümbültepe gazetemize konuştu.
'RAPOR DURUŞMAYA YETİŞMELİ'
“Dosyada soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporu son derece yetersiz olduğu için dava aşamasında alınacak bilirkişi raporu önem arz ediyor” diyen Av. Can, “Şu aşamada bilirkişi raporu beklenmektedir. Biz gelecek raporla sanıkların sorumluluğunun açık ve net bir şekilde tespit edilmesini umuyoruz. Sanıkların olası kast ile öldürmeden cezalandırılmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı. Sanıklardan birisinin yaptığı suçlamalara diğer sanıkların kaçak yanıtlar vermesinin dikkat çekici olduğunu belirten Sümbültepe ise şunları söyledi:
'TALEPTE BULUNAMIYORUZ'
“Yıkımın nedeninin kadere bağlandığı ilk raporda asli ve tali kusurlular bile tespit edilmedi. Bu yüzden tutuklama talebinde bile bulanamıyoruz. Rapor geciktikçe Duruşmalar işlevsizleşiyor. Süre uzadıkça dava soğuyor. Yeni bilirkişi raporunun bir sonraki duruşmaya yetişmesini istiyoruz. Aksi halde adalete olan inancımız daha da zayıflayacak. “Birileri bu davanın sonuçlanmasını istemiyor mu?” sorusunu sormaya başlayacağız.”