Gündem

Bazı insanlar neden daha az uykuya ihtiyaç duyar?

Bazı kişiler, sadece altı saat veya daha az uykudan sonra zinde ve enerjik uyanıyor.

Bazı insanlar neden daha az uykuya ihtiyaç duyar?
21-02-2025 06:39

Yedi saatten az uyumak, çoğumuz için sarhoş gibi olmaya, durgunluğa ve yatağa sürünerek geri gitme konusunda karşı konulmaz bir isteğe dönüşüyor. Fakat bazı kişiler, sadece altı saat veya daha az uykudan sonra zinde ve enerjik uyanıyor. Vücudun kendini onarması ve eski haline getirmesi için uykunun gerekli olduğu düşünüldüğünde, neden bazı insanlar daha azıyla idare ediyor?

Bilim insanları, “doğal kısa uyuyanların” gizemini yıllardır çözmeye çalışıyor ama bu kişilerin nadir olması, söz konusu olgu üzerinde sadece bir elin parmakları kadar çalışma yapıldığı anlamına geliyor.

Bilim ‘kısa uyuyanlar’ hakkında ne söylüyor

Popular Science Türkçe'de yer alan ayrıntılara göre San Francisco – California Üniversitesinde çalışan sinirbilim profesörü Ying Hui Fu ve araştırma takımı, 2009 yılında doğal şekilde kısa uyuyan iki kişinin (bir anne ve onun yetişkin kızı) farklılaşmış embriyo kondrosit 2 (DEC2) geninde bir mutasyon olduğunu keşfetti.

Fareler üzerinde aynı mutasyonla mühendislik uyguladıklarında, bu fareler normal emsallerine göre daha az süre uyudular. 2018 yılında yürütülen bir takip çalışmasında, bu DEC2 gen mutasyonunun uyanıklığı düzenleyen oreksin hormonu seviyelerini etkilediği ortaya çıkarıldı. Normalde bu DEC2 geni, akşamları oreksin üretimini kapatıyor ve şafaktan önce de geri artırıyor. Fakat doğal kısa uyuyanlarda DEC2 geninin bu etkisi daha zayıf. Sonuç olarak daha fazla oreksin üretimi ortaya çıkıyor ve daha fazla süre uyanık kalınıyor.

Fu’nun laboratuvarı bu ilk “kısa uyku genini” keşfettikten on yıl sonra, 2019 yılında başka bir tane daha keşfetmiş: Adrenerjik reseptör beta-1 (ADRB1) geninde bir mutasyon saptadılar. Araştırmacılar mutasyonun etkilerini anlamak için fareler üzerinde aynı mutasyonla mühendislik uygulamış ve bu fareler beklendiği üzere, tıpkı kısa uyuyan insanlar gibi daha az uyumuş. Yapılan ilave araştırmalar, ADRB1’in dorsal pons’ta yüksek oranda aktif olduğunu gösterdi.

Beyinsapında yer alan bu bölge, uykuyu düzenlemeye yardımcı oluyor. Bilim insanları bu bölgede ADRB1 ifade eden nöronları uyardıklarında, fareler hemen uyanmış. Mutasyonun bulunduğu fareler, uyanıklığı teşvik edip daha kolay faaliyete geçirilen nöronlardan daha yüksek bir oranda taşıyormuş. Bulgular, ADRB1 mutasyonunun beyni uyanık kalmak üzere yeniden yapılandırdığını ve uykuyu kısaltarak uyanmayı kolaylaştırdığını akla getiriyor.

Fu ve meslektaşları, bu ADRB1 mutasyonunu belirledikten sadece haftalar sonra üçüncü bir “kısa uyku geni” keşfetmişler; bu sefer keşif, her gece sırasıyla sadece 5,5 ve 4,3 saat uykuyla yetinen bir baba ve oğlunda yapılmış. Yeni belirlenen bu mutasyon, uyanıklığın düzenlenmesine yardımcı olan nöropeptit S reseptör 1 (NPSR1) genini etkiliyor. Araştırmacılar bu mutasyonla fareler üzerinde mühendislik uyguladığında, hayvanlar daha az uyuyup daha fazla hareket etmişler.

Dahası; NPSR1 mutasyonu bulunan uyku mahrumu fareler, hafıza testlerinde bu mutasyonun bulunmadığı ve uykudan mahrum kalan farelere göre daha iyi performans sergilemiş. Bu durum NPSR1 geninin, doğal kısa uyuyanların bilişsel fonksiyonlarını sürdürmesine ve genelde uykusuzluğun sebep olduğu hafıza problemlerinden kaçınmalarına olanak sağladığını akla getiriyor.

Fu’nun takımı, 2021 yılında doğal kısa uykuyla bağlantılı dördüncü bir gen keşfetmiş. Birbiriyle alakasız iki kısa uyuyan ailesinin metabotropik glutamat reseptör 1 (mGluR1) geninde iki farklı mutasyon belirlemişler. Her iki mutasyonu da taşıyan fareler daha az uyumuş ve yapılan ilave çalışmalar, bu gen mutasyonlarının beyindeki sinir hücresi faaliyetini artırdığını ortaya çıkarmış.

Peki kendimi daha az uyumak üzere eğitebilir miyim?

Massachusetts Genel Hastanesi ve Harvard Tıp Fakültesinde çalışan Dr. Elizabeth B. Klerman (PhD), genetik dışında insanların ne kadar uykuya ihtiyacı olduğunu etkileyen bir diğer etmenin de yaş olduğunu söylüyor Popular Science‘a. Genel olarak bebekler, küçük çocuklar ve ergen gençler, büyüme ve gelişimlerinin desteklenmesi için yetişkinlerden daha fazla uykuya ihtiyaç duyuyorlar.

Eğer yoğun bir hayatınız varsa ve gün içinde daha fazla uyumayı diliyorsanız, ‘kendimi daha az uyumak için eğitebilir miyim?’ sorusunu sorarken bulabilirsiniz kendinizi. Kısa cevap, muhtemelen yapamazsınız.

İhtiyacınız olan uyku miktarını biyolojiniz belirliyor; özellikle de genleriniz ve yaşınız. “Yaşam şeklinin uyku ihtiyacını etkileyebildiğine dönük hiçbir bulgu yok” diyor Klerman.

Gerçek kısa uyuyanları (altı saat veya daha az uykuyla doğal şekilde işlev gösteren insanlar), günü atlatmak için alarmlı saatlere, kahveye veya diğer uyaranlara bel bağlayan kişilerden ayırt etmek de önem taşıyor. İkinci grubun, “yeterli miktarda uyamadığını” söylüyor Klerman. Bu yüzden uyku eksikliğine tolerans geliştirebilseniz bile bu durum, gerçekte daha az uykuya ihtiyaç duymakla aynı şey değil.

Çoğumuz her gece yedi ila dokuz saat uykuyla sağlıklı oluyoruz. Daha düşük miktardaki uyku, uyuşukluğa ve daha yavaş tepki sürelerine yol açacaktır ve uzun vadeli sağlık sorunları tehlikesini de artırabilir.

Bu yüzden programınız izin verdiği müddetçe vücudunuzun sesine kulak verin. Kendinizi kısa uyuyan moduna girmeye zorlamak, kaybedeceğiniz bir mücadele olur. Uyku bilimci Till Roenneberg’den alıntı yapan Klerman, “Uyumayı gönüllü olarak bırakmak, bir çamaşır makinesini dönerken durdurmak gibidir; bir insan neden böyle bir şeyi istesin?”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ