İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) yürüttüğü ve Mercedes-Benz Türk’ün desteğiyle düzenlenen program kapsamında belirlenen altı sanatçıya tasarı aşamasındaki projelerine katkı sunmak amacıyla 5 biner Avro verilecek. Ancak SaDe’nin diğer destek ya da fonlardan ayrılan en önemli özelliği sanatçılara üretim süreçleri boyunca verilen “mentor” desteği. İKSV’nin bağlantıları ve yürütücülüğünün bu noktada devreye girdiği programda sanatçılar, üretim süreçleri boyunca projelerini geliştirebilmeleri için alanlarında uzman mentorlarla çalışma imkânı buluyor. Üstelik bu isimler sanatçıların kendi belirlediği, beraber çalışmak istedikleri kişiler oluyor. Buna ek olarak sanatçılar çalışabilecekleri kültür-sanat profesyonelleri, kurumlar ve üreticilerle de bir araya getiriliyor.
SaDe’den yararlanacak sanatçıların belli olmasının ardından İstanbul’da mentörleriyle tanıştıkları toplantıya katılma imkânı bulduk. Burada hem depremden etkilenen sanatçılarla tanıştık hem de İKSV Sanatçı Destek Fonu Proje Yöneticisi Duygu Şengünler ve Mercedes-Benz Türk Kurumsal İletişim Müdürü Miray Demirel bize projenin bundan sonraki detaylarıyla ilgili bilgiler verdi.
Şengünler, SaDe’yi anlatırken aslında belirlenen sanatçıların İKSV’nin Türkiye’deki kültür sanat ağıyla da bir araya geldiğini dile getirdi; projenin en önemli yanlarından birisi de bu. Mentor desteğiyle de bütünleştiğinde sanatçıların hem sanat pratiklerine hem kariyerlerine hem de gelişimlerine katkı sağlanıyor. Şengünler, projelerin çıktılarının Temmuz 2025’te alınacağını belirtti.
SaDe’nin iki yıllık bir iş birliği olsa da İKSV’yle Mercedes-Benz Türk olarak 35 yıldan fazladır birlikte çalıştıklarını ifade eden Miray Demirel ise sanatçıların birbirleriyle tanışmalarına ve birlikte yapılan gezilere değindi. Sanatçılar, İstanbul’a geldikleri ilk gün birlikte sergi turları yaptılar. Demirel, bunların devam edeceğini dile getirdi.
İŞTE O SANATÇILAR
SaDe, görsel sanatlar üzerine çalışmalar yapan sanatçılara yönelik bir fon. Fona başvuran toplamda 84 sanatçının resim, heykel, fotoğraf, çizim ve baskı gibi farklı sanat dalları, biçim ve tekniklerle oluşturdukları tasarı halindeki projeleri, sanatçı ve akademisyen Şive Neşe Baydar, sanatçı Burçak Bingöl, sanatçı Sinem Dişli, sanat alanı yöneticisi ve sanatçı Erkan Özgen ile sanatçı ve akademisyen Evrim Kavcar’dan oluşan jüri değerlendirdi.
* Destek almaya hak kazanan Aylin Yalçınkaya mimarlık bölümü mezunu. Bölümünün araçlarını fotoğraf alanıyla birleştirerek bir hikâye anlatıcılığı yapmayı amaçlıyor. Bu alanda mentörü olarak seçtiği Aslıhan Demirtaş ile birlikte projesini geliştirecek. Sanatsal çalışmalarını son yıllarda Antakya üzerine yoğunlaştırıyor.
* Adana’da yaşayan Cemil Çalkıcı da mimarlık mezunu bir sanatçı. Mentörü Emre Hüner ile çalışacak. Çalkıcı, çalışmalarında genel olarak doğal ve yapılı çevre arasındaki ilişkiyi inceliyor. Yaşadığı şehirle olan ilişkisinin farklı yönlerini bu projeyle keşfetmeyi planlıyor.
* Gökçe Çetin, Kahramanmaraşlı bir sanatçı. Marmara Üniversitesi Resim Bölümü’nde başladığı eğitimine devam ediyor. Çetin, duygular ve toplumsal normlar üzerine çalışmalarına devam ederken depremlerin ardından ölüm, kayıp, yas, yıkım ve bunların bireysel yaşama etkileri üzerine ağırlık vermeye başladı. Eserlerinde, kişinin içinde bulunduğu psikolojik nedenleri göz önünde bulundurarak çalışmalarına devam ediyor ve terapi süreci deneyimlerini aktarıyor. Gökçe Çetin’in mentörü Nazlı Pektaş.
* Macide Yalçınkaya, Hatay’da yaşayan bir resim öğretmeni. Mentörü Evrim Kavcar ile birlikte projesini hayata geçirecek. Sanatçı, üretimlerinde tekrar, örüntü ve belirsizlik kavramlarını merkezine alıyor. Çalışma ve araştırmaları, düzen ile düzensizlik arasında gerçekleşene odaklanıyor.
* Nesime Karateke, Antakyalı bir belgesel yönetmeni. “Başka” (2017), “Roma Bostanı” (2020) ve “Kazdağları Evimiz” (2021) belgesellerinin yönetmenliğini yaptı. Özellikle sinema alanında kısa film ve belgesel yönetmenlerinin fon bulmakta zorlandığını hatırlatan Karateke, o yüzden SaDe’nin kendisine çok fayda sağlayacağını ifade ediyor. Karateke, Günseli Baki ile birlikte çalışacak.
* Diyarbakır’dan desteğe başvuran Rozelin Akgün ise peyzaj mimarlığı bölümünden mezun oldu. Akgün, çalışmalarında biyolojik döngüler ve biyomateryaller üzerine odaklanıyor. Sosyal, kültürel, ekonomik ve psikolojik bağlamları yaratıcı süreçlerine dahil ederek, organik maddelerin ve dönüşen formların temalarını işliyor.
