Çanakkale Zaferi’nin 109. yıl dönümü ile şehitler Gazimağusa’da Çanakkale Şehitliği’nde düzenlenen törenle anıldı.
Protokol sırasına göre çelenklerin konulmasıyla başlayan törende, saygı duruşu ve saygı atışı yapıldı İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekildi.
Törende, Gazimağusa Türk Maarif Koleji Öğretmeni Emine Tosunoğlu, Gazimağusa merkez Komutanlığından Piyade Üsteğmen Avşar Yücel ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu konuşma yaptı. Tören kabirlere çiçek bırakılmasıyla tamamlandı.
Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu törende yaptığı konuşmada, şanlı Türk tarihinde pek çok dönüm noktası bulunduğunu belirterek, kutsal mekanda bu dönüm noktalarının en önemlilerinden biri olan Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünü kutladıklarını ve aziz şehitleri andıklarını kaydetti.
Feyzioğlu, 1. Dünya Savaşı sırasında İngilizler tarafından Süveyş Kanalı ve Çanakkale cephelerinde esir edilen Türk askerlerinden bazılarının Karakol esir kampına getirildiğini vurgulayarak, “Bunların bir kısmı kötü muameleden, bir kısmı da kaçma teşebbüsü nedeniyle infaz edilerek şehit edildi. İngiliz işgali altındaki Kıbrıs’ta esir kampından kaçmayı başaran askerlerimize, idamı göze alarak yardım eden Kıbrıs Türklerini şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum” dedi.
Feyzioğlu, Türk milletinin Çanakkale Zaferi'nde hürriyet uğruna neleri feda edebileceğini tüm dünyaya gösterdiğini belirtti.
Metin Feyzioğlu, konuşmasında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Sakarya Meydan Muharebesi’nde orduya ithafen yaptığı “Kurtuluş için yaptığımız bu savaştan çok daha önce sizi başka muharebe meydanlarında tanıdım. Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz daha sağlam bir askere rast gelinmemiştir. Her zaferin mayası sendedir Türk askeri” sözlerini paylaştı.
Feyzioğlu, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitleri, Kıbrıs Türkü’nün milli mücadelesinin büyük kahramanları Rauf Denktaş ile Dr. Fazıl Küçük’ü, tüm mücahitlerle mücahideleri ve onlarla kol kola can veren Mehmetçiği rahmetle andı.
Gazimağusa Türk Maarif Koleji Öğretmeni Emine Tosunoğlu, konuşmasında bir zamanlar 3 kıtada hüküm süren Osmanlı Devleti’nin 20. yüzyıla gelindiğinde topraklarının büyük çoğunluğunu kaybettiğini, devlete eski gücünü kavuşturmak için yeni formüller arandığını, Osmanlı yönetiminin tercih yaparak Almanya ile birlikte Dünya Savaşı’na katıldığını hatırlattı.
Tosunoğlu, ”Şu bir gerçektir ki imparatorluk bitkindi, yorgundu, cephanesizdi ama bir cephe var ki bizlere ve dünyaya sarsılmaz direnişin vatanseverliğini gösterdi. Bu cephe elbette Çanakkale'dir” dedi.
Tosunoğlu, 8,5 ay süren kara savaşlarında “hasta adam” olarak anılan Osmanlı’nın düşmana geçit vermediğini belirtti.
Vatanının tehlikede olduğunu gören herkesin cepheye koştuğunu söyleyen Tosunoğlu, “Vatan için siper olup, şehit düştüler ancak topraklarını düşmana çiğnetmediler” dedi.
Tosunoğlu, “Türk milletinin elde ettiği zafer sadece kazanılmış bir savaş olarak görülmemeli etkileri ve sonuçlarıyla neler getirip götürdüğüne iyi bakılmalıdır” diyerek Anadolu’daki Türk varlığını devamının bu savaş aile mümkün olduğunu kaydetti.
Gazimağusa Merkez Komutanlığı'ndan Piyade Üsteğmen Avşar Yücel de konuşmasında, şehitleri bu anlamlı günde minnet ve rahmetle andıklarını söyledi.
Yücel, 109 yıl önce 18 Mart 1915’te şanlı ordunun Çanakkale’nin geçilmeyeceğini tüm dünyaya gösterdiğini kaydetti.
Milletin kahraman evlatlarının fedakarlıklarıyla kazanılan zaferin milli mücadeleye ilham verirken Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda çok büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.
Yücel, “Çanakkale Savaşları, vatanın bütünlüğü ve bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin hangi zorluklara göğüs gerebileceğinin ve en zor şartlar altında bile başarılı olabileceğinin en güzel örneklerinden biridir” dedi.