Eğitim

‘Eğitim emekçileri değil, eğitimdeki adaletsizlikler yargılanmalı!’

Eğitim-İş, Milli Eğitim Bakanı Tekin'in eylemlerle ilgili çıkışına, “Sendikal haklarını kullanan eğitim emekçilerine yönelik açıklamaları, açıkça bir tehdit ve gözdağıdır yanıtını verdi.

‘Eğitim emekçileri değil, eğitimdeki adaletsizlikler yargılanmalı!’
26-03-2025 18:09

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, “Biz Millî Eğitim Bakanlığı olarak, bu eylemlere katılanlara gerekli adli ve idari mekanizmaları işleterek, hukuki sınırlar içerisinde gerekli yaptırımları uygulayacağız” açıklamasına Eğitim-İş’ten tepki geldi.

Sendikadan yapılan açıklamada, “Sendikal haklarını kullanan eğitim emekçilerine yönelik açıklamaları, açıkça bir tehdit ve gözdağıdır! Sendikal haklar Anayasa ile güvence altına alınmış en temel demokratik haklardandır. Eğitim emekçilerinin bu haklarını kullanması, eğitimin aksatılması değil, aksine daha nitelikli, adil ve bilimsel bir eğitim için mücadele etmeleridir. Eğitim hakkını gerçekten savunmak istiyorsanız, önce eğitim sisteminde var olan devasa sorunları çözmek zorundasınız!" ifadeleri kullanıldı.

'CADI AVININ AÇIK GÖSTERGESİDİR'

Bakan Tekin’in "Eylemlere katılanlara gerekli adli ve idari mekanizmaları işleterek, hukuki sınırlar içerisinde gerekli yaptırımları uygulayacağız. Bakanlığımız bünyesinde bu tür eylemleri yapan arkadaşlarımız olursa biz, hukuki sınırlarımız çerçevesinde kendilerine hem idare hukuku açısından, disiplin mevzuatını uygulayacağız hem de adli açıdan ilgili yargı mercilerine hukuki başvurularımızı yapacağız" şeklindeki sözlerine tepki gösterilen açıklamada "Bu eğitim emekçilerine karşı başlatılmış bir cadı avının açık göstergesidir! Sendikal haklarını kullanan eğitim emekçilerini disiplin cezaları ve yargı süreçleriyle tehdit etmek, demokratik bir ülkede kabul edilemez” denildi.

Sendika MEB'ten şu sorulara yanıt istedi:

•ÇEDES projesi ile okullarda öğretmen olmayan kişilerin (imam, vaiz, din görevlisi, müftü vb.) derslere girmesi eğitim hakkını ihlal etmiyor mu?

•600 binden fazla çocuğun eğitim dışında kalması, okullardan uzaklaşması, eğitim hakkının gasp edilmesi değil mi?

•MESEM adı altında 500 bin çocuk işçinin sömürü düzenine mahkum edilmesi, eğitim hakkını ortadan kaldıran en büyük adaletsizlik değil mi?

•Okulların bütçesiz bırakılması, velilerin eğitimin mali yükünü üstlenmek zorunda kalması eğitim hakkını zedelemiyor mu?

•Deprem bölgelerinde hala eğitimine devam edemeyen çocukların durumu hakkında neden konuşmuyorsunuz?

•Ücretsiz okul yemeği projesinin uygulanmaması nedeniyle, okullarda aç ve susuz kalan, okullar temizlenemediği için sağlığı tehlikeye giren öğrencilerin hesabını kim verecek?





SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ