
OMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Akademisyeni Prof. Dr. Pınar Sökülmez Kaya, ramazan ayı sonrasında insanların tüketmesi gereken gıdalar ve miktarları hakkında açıklamalarda bulundu. Oruçla aç kalan vücuda, sonrasında yapılacak yoğun gıda girişinin kalp krizine kadar gidebileceğini söyleyen Prof. Dr. Kaya, “Vücudumuz bir aylık sürede düzenli beslenmeyi unuttu. Biz bu vücudumuzu yeniden adapte etmeye çalışacağız. Bir anda yoğun ve fazla miktarda tüketim yaparsak tansiyonumuz çıkarabilir, şekerimiz yükselir. Kan şekerimiz dediğimiz hipertansiyon durumu yaşanabilir. Kardiyak yükü artarak kalp krizine neden olabilir” diye konuştu.
‘VÜCUDUN ADAPTASYON SÜRECİ’
Tüketilmesi gereken gıda miktarı hakkında bilgi veren Prof. Dr. Kaya, “Yoğun bir ramazan dönemini geçirdik. Şimdi nasıl tekrar adapte olacağız sorusu gündemde. Bizler bu süreçte şuna dikkat etmeye çalışıyoruz. Ramazan boyunca oruç tutmaya adapte olurken, vücudumuza nasıl dikkat etmemiz gerektiği konusunda uyarılar verdik. Ramazan ayının bitimine yaklaştık, oruçlarımızı tuttuk. Şimdi nasıl tekrar normal hayata entegre olacağız diye düşünüyor insanlar. Bu süreçte dikkat etmemiz gereken şeyler, önerilerimiz şunlar olacak. Yine aynı şekilde bir öğünde çok fazla yoğun beslenmemeye çalışacağız. Çünkü ramazanda gün boyu aç kalan vücudumuz, kendini adaptasyon sürecine sokacak. Bu demek oluyor ki normal yemek düzenine geçiyoruz. 3 öğün, yani sabah, öğle, akşam canımız istediğinde küçük atıştırmalıklarımız olacak. O yüzden güne hafif yiyeceklerle başlayarak, sabah kahvaltıda yumurta, peynir, yine çok fazla kızartma ve hamur işleri olmamak kaydıyla tüketilebilir. İçecek olarak da çay, süt, ıhlamur olabilir. Akrabalarda büyük aile sofraları olacaktır tabii ki. Burada dikkat etmemiz gereken şey ise hafif ve yavaş yemek olacaktır. Sofrada yemeği bir anda hızlı tüketirsek vücudumuz adapte olamıyor. Yavaş yavaş sindirerek ve sevdiklerimizle bir arada bulunmanın önemini birlikte paylaşarak yemek daha güzel olacaktır” dedi.
‘SU TÜKETMEYİ UNUTMAMAMIZ GEREKİYOR’
Ramazan ayını dinlenerek geçiren bireyler için hayatlarını dinamik hale getirmeleri gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kaya, “Beynin, ‘Artık bu vücut doydu’ uyarısıyla bizim de durmamız gerekiyor. Böylece çok fazla yemek yemektense birlikte olmanın tadını çıkarmaya çalışacağız. Aralarda tabii ki meyveler, ikramlarda da sütlü tatlılar tercih edebiliriz. Şerbetli tatlılar ikram edilecektir. Bunlardan çok fazla yüklenmemeye gayret etmemiz gerekiyor. 'Dur' demeyi, 'Hayır' demeyi bilmemiz gerekiyor. Israrcı olmamaya dikkat etmemiz gerekiyor. En önemlisi su tüketmeyi unutmamamız gerekiyor. Nasıl iftarla sahur arasında bol su tüketmelerini öneriyorsak, yoğun bir güne hazırlık için şimdi tekrar 2-3 litre tüketmelerini öneriyoruz. Ramazan sürecinde oruçluyken yatarak dinlenmeyle geçiren bireylerimiz için de aktif hayatını biraz daha yoğunlaştırmalarını, alınan kiloları gidermelerini tavsiye ediyoruz. Hayatlarını tekrar aktif hale getirmelerini, günlük yaşamlarını daha dinamik hale getirmelerini öneriyoruz” ifadelerini kullandı.