CHP Milli Eğitim Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, “Eğitim Buluşmaları” kapsamında şimdiye kadar 15 kenti ziyaret etti. Yıl sonuna kadar 40 ilde toplantı düzenlemeyi hedefleyen Özçağdaş, programın amacını, kapsamını ve işleyişini anlattı. Velilere tek tek konuşan Özçağdaş, “Çocuklarımıza maalesef bir bardak temiz su veremiyoruz. Çocuklar tuvalet çeşmelerinden su içmek zorunda kalıyorlar. Her valimize kapalı oturumlarda bunu iletiyorum. Çocuklarımız temiz su sebillerinden su içebilsinler” dedi.
Toplantıların amacına ilişkin konuşan Özçağdaş, “İnsanların sorunlarını dinlediğimiz ve kendi partimizin politikalarını ve yaklaşımlarını anlattığımız bir tartışma alanı yaratmak istiyoruz” diye konuştu. Özçağdaş, program kapsamında yapılan buluşmalara CHP seçmeninin yanı sıra AKP, MHP ve diğer parti seçmenlerinin de sık sık katılım gösterdiğini vurguladı. Özçağdaş, şu ifadeleri kullandı: “İstatistikler ve anketler şunu gösteriyor; AKP’ye oy veren seçmenin 5’te biri bile milli eğitimden mutlu değil. Buraya geldiklerinde onlar da aynı şeyi söylüyor. ‘Ben iktidara oy verdim ama bu böyle olmaz, bunu böyle yapın’ diyerek öneri veriyorlar”
‘DERS ALMIYORLAR’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eğitim ve kültür sanat alanında başarısız olduğunu kabul ettiğini söyleyen Özçağdaş, “Başarısız olduklarının farkındalar, ders almıyorlar. Çünkü hedefleri sadece itaatkâr, kanaatkâr nesiller yetiştirmek. Öyle olunca eğitimdeki sorunlar çözülmüyor. Milli Eğitim Bakanı (Yusuf Tekin) kendi ideolojik takıntıları sebebiyle akıntıya karşı yüzmeye çalışıyor. Böylelikle de kendi kesiminden yüksek oranda eleştiri alıyor” dedi.
‘KARŞIDEVRİM’
CHP’li Özçağdaş, sorunları şöyle sıraladı:
Her yerde AKP’nin bir karşıdevrim süreci yürüttüğü öne çıkıyor. Liyakatsiz, partizanca atamalar sorunları büyütüyor. Birleştirilmiş okul ve kalabalık sınıf sorunları çözüm bekliyor. Köy okullarının kapatılması, neredeyse çığlıklarla, feryatlarla her ilde dile getiriliyor.Okul binaları eksikliklerle dolu, ödenek verilmiyor. Okul aile birlikleri olmasa okulların çalışmayacağına yönelik tespitler her ilde karşımıza çıkıyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin vereceği zararlar üzerine tam bir ittifak gözüküyor. Her toplum kesimi bu modelden ve ÇEDES projesinden, okulları gericileştirme adına yapılan adımlardan gördüğü zararları saatlerce dile getiriyor.
