Kanada demek biraz da ıssızlık demektir. Issızlık tenhalığın ötesidir, tenhada öyle ya da böyle birine rast gelinir. Kanada’nın ıssızlığını anlatırken hatta pek çok yer ve mekân tanımlaması yaparken İngilizcede yaygın şekilde kullanıldığı gibi “Hiçbir yerin ortasında” denir; “In the middle of nowhere”
Yaklaşık 12 Türkiye büyüklüğündeki dev ülkenin nüfusu 40 milyon bile değil; 39 buçuktan artış olsun diye hastanelerin doğumhanelerinden gelecek haberleri bekliyorlar. Fakat tam tersine doğum oranı geçen yıldan bu yıla yüzde 1 geriledi, düşüş büyük değil ama gelecek için düşündürücü.
GÖÇMENLİK ZORLAŞACAK
Kanada’nın taze nüfusa ihtiyacı var, bunu da bugüne kadar göçmen temin ederek tamamlıyordu. Yeni gelenlere sosyal yardım temini, sağlık hizmeti ve konut açığı sorunu gibi nedenlerle Kanada’ya göçmenlik de önümüzdeki yılbaşından itibaren zorlaşacak.
Liberal Parti’den Başbakan Justin Trudeau’nun yakın zamanda açıkladığı üzere göçmenlik yasasındaki düzenlemelerle kısıtlanan göç kurallarından sonra nüfusu yurtdışından gelenlerle artırmak giderek zorlaşıyor. Göçmenlik Bakanı Marc Miller’ın sunduğu yeni tasarıya göre göçmenlik yüzde 21 oranında azaltılacak. Şimdiye kadar başvurdunuz başvurdunuz; yoksa Kanada vatandaşlığına geçmek kolay olmayacak.
O halde ıssızlık, yaygın şekilde söylenegeldiği üzere, buranın coğrafyasından gelen ülkenin kaderidir.
Ülke topraklarında git git bitmeyen ve öncesinde “Aman da ne güzel, oh bir nefes aldık, sormayın, insan yok, kalabalık yok, neydi o öyle, İstanbul’da kaldırımda yürüyemezsin, her yer tıkış tıkış!” diye güya hoşnut kalınmış sözler, kısa bir süre geçince boş bir dünyada yaşanmışlık hissine dönüşüverir.
Dante’nin “İlahi Komedya”sında “Cehennem” bölümünde söylediği gibi insansız bir dünya, “Il mondo sanza gente”, burada, bu yemyeşil coğrafyasıyla kocaman ülkede hep karşınızdadır. Böyle olunca tuhaflıklar da burada haber telaşına düşmüş havadis züğürdü gazetecilere arka arkaya konu olur, çıkar gelir.
Ülkenin Atlantik Okyanusu’na kıyısı olan doğu eyaletlerinden Newfoundland-Labrador’un “Swift Current” isimli kıyıdaki küçük yerleşim yerinde ilk-orta eğitimi veren okulun tek öğrencisi bu yıl öğrenim başladığında Kanada’da ilgi çeken bir haber başlığı oldu.
OKUL AYAKTA KALSIN DA...
Swift Current Akademisi adını taşıyan okulun bu tek talebesinin bütün derslerine birden giren tek öğretmeni var. Öğretmen aynı zamanda kadro yokluğundan okul müdürü olmuş. Bu arada okulun hem hademeliğini yapıyor hem de okulun öğrenci servisinin şoförü. Sabah öğrenciyi evin önünden alıyor, akşama bırakıyor. Bu tenhalıkta fedakâr öğretmen, okulun sekretere ve müdür yardımcısına ihtiyacı olduğundan bu görevleri de üstlenmiş. Başka görev olsa onu da yüklenecek.
250 kişilik küçük kasabanın aslında öğrencilik çağında 15 çocuğu var. Fakat 45 kilometre kadar uzaktaki daha büyük Clarenville kasabasındaki okula gitmeyi tercih ettiklerinden geriye yalnızca bir öğrenci kalmış. Bu öğrencinin annesi Nancy Barrington, kasaba okulunun “okul aile birliği başkanı” olduğundan, okulu ayakta tutmak için kendi oğlunun kaydını buradan almayıp okulun tamamen kapanmasını önlemiş bulunuyor. Öyle ki bu ısrarın kasabaya maliyeti yılda 450 bin Kanada Doları’na ulaşıyor. Uzaktaki okula giden öğrencilerin velileri ve kasaba halkı yine de memnun; okul yaşasın, ayakta kalsın da...
Öteki kasabanın büyük ve kalabalık okuluna gitmeleri anlaşılmaz şey değil. Hani 15 öğrenci aralarında takım kurup futbol oynacak olsalar tek kale maç yapmaları lazım; kız öğrenciler voleybol, yakartop, elim sende oynasalar sayıyı tutturamayacaklar. Ayrıca müfredattaki pek çok ders tek öğretmenle nasıl sürecek, belli değil. Bu yılın öğretim karnesinde aynı öğretmen hem matematik hem biyoloji hem de müzik dersinden öğrencisine nasıl not verecek, bu da karışık iş! Fakat Aile Heyeti Başkanı Ms. Nancy ümitkâr ve hevesli görünüyor. Bu kışı hayırlısıyla bir atlatsalar, öğrencimiz de çalışkan olursa karne herhalde iyi gelecektir.
Karneyi görürsek “tafsilatlı havadisini” veririz.
Böylece tenhadan bir ses gelir bizlere, haber yokluğunda “mevzu avına çıkmış muhabir” gibi biz de yazacak bir şey buluruz.
