Gündem

Kazdağları’ndaki ağaç katliamı İzmir’de protesto edildi

Cengiz Holding'e ait Truva Bakır Maden'in Kazdağlar’ında başlattığı maden projesine karşı mücadelesini sürdüren Ege Çevre ve Kültür Platformu, Kazdağları Ekoloji Platformu ve yöre halkı İzmir’de bir araya geldi. 1 milyondan fazla ağacın katledildiğini belirtten EGEÇEP E

Kazdağları’ndaki ağaç katliamı İzmir’de protesto edildi
21-02-2025 17:38

Kazdağları'nda Cengiz Holding'in altın - bakır madenine karşı eylemler sürüyor. Ege Çevre ve Kültür Platformu – Kazdağları Ekoloji Platformu’nun “Al kepçeni de yaylan, maden olmaz bu dağdan” sloganıyla İzmir’de Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde toplanan çevreciler ve yöre halkı, “Vahşi madenciliğe hayır”, “Altına hayır, yaşama evet” pankartları açarak, ““Hak hukuk adalet”, “Havama suyuma toprağıma dokunma”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Doğa yaşam özgürlük”, “Altın takma suça ortak olma” ve “Her ağacı tek tek savunacağız” sloganları attı.

"SU KAYNAKLARI GASP EDİLİYOR"

Yazdıkları şarkıyı söyleyen grup adına basın açıklamasını okuyan EGEÇEP Eş Sözcüsü Baha Okar, 1 milyondan fazla ağacın mahkeme kararına rağmen kesildiğini belirterek, “Çanakkale İdare Mahkemesi işletme iznine yürütmeyi durdurma kararı vermiş olmasına rağmen, maden durmadı. Oysa bu maden projesinde ÇED kararı bulunmayan alanlara, mülkiyet izinleri alınmamış ve çalışma ruhsatı alınmamış alanlara işletme izni verilmiş durumdadır. ÇED alanı içinde kalan özel mülkiyete konu tarlaların kamulaştırma işlemleri daha tamamlanmamıştır. Köylülerin açtığı karşı davalar devam etmektedir. Maden ruhsatı içinde bulunan şantiye alanı için işletme izni bile bulunmamaktadır. Ama Maden Kanununu ve mahkeme kararını hiçe sayarak, yangından mal kaçırır gibi devam ettirdikleri orman kıyımı sonucunda bir milyonun üzerinde ağaç kesildi. Tüm bu usulsüzlüklere göz yuman Danıştay, maden projesine onay verdi. Danıştay’ın Kazdağları'nın orman ekosistemlerini, köylülerin geçim kaynaklarını, tarım ve hayvancılığı yok edecek, su kaynaklarını gasp edecek projelere verdiği onay, Kazdağları’nın idam fermanı oldu.

Şirketlerin ve sermayenin lehine bu kararı protesto ediyor, hukuk mücadelesinin bitmediğini buradan ilan ediyoruz. 1 milyon 697 bin hektarlık Kazdağları’nın yüzde 79’u, yani 1 milyon 294 bin hektarı maden ruhsat alanı olarak tanımlanmış durumda” dedi.

“İZMİR EN PAHALI SUYU KULLANMASININ NEDENİ ALTIN MADENİ”

İzmir'in su havzası Tahtalı Barajının yanı başındaki Efemçukuru'ndaki altın madeni nedeniyle 200 bin kişinin içme suyunu karşılamak için planlanan Çamlı barajı yapılamadığının altını çizen Okar, Bu yüzden İzmir’in içme suyu Marmara Gölünün kuruması pahasına ta Manisa’dan, Gördes barajından getirilmektedir. Bu yüzden İzmir halkı suyu en pahalı kullanan illerden biridir.

Altın madenleri doğaya en çok zarar veren maden işletmeleridir. Azami yarım gram altın elde edebilmek için bir ton toprak kazılması, 4 ton su harcanması gerekmektedir. Yeraltından çıkan ağır metallerin yanı sıra, bazı madenlerde altının ayrıştırılması için siyanür kullanılmaktadır. İnsan sağlığına zararlı bu maddelerin havaya ve topraktan sızarak kaynak sularına karışması söz konusu olabilmektedir. Madenler açıldıktan sonra yok ettikleri doğanın rehabilite edilmesi mümkün değildir. Ve en acısı, geçen yıl bugünlerde, 13 Şubat 2024’te gerçekleşen Erzincan İliç Madenindeki kazayı unutmadık. 9 işçinin can kaybıyla sonuçlanan bu olay sonucunda ne kadar siyanürün ve tehlikeli ağır metalin yeraltı sularına ve Fırat nehrine karıştığı, bunun ekolojik sonuçlarının ne olacağı bilinmiyor bile. Ülkemizde şu an 19’u aktif aktif 22 altın madeni işletmesi bulunmaktadır ve daha onlarcasının açılması söz konusudur. Şirketleri zengin etmekten başka katkısı olmayan bu madenlerin açılmasını, genişlemesini, kapasite artışını engelleyemezsek birçok ormanlık alanımızı, su kaynaklarımızı, köylerimizi, tarım alanlarımızı, meraları kaybetmeye devam edeceğiz. Ormanlarımızı, doğanın mevcut dengesini koruyamadıkça iklim krizinin etkilerini, olumsuz sonuçlarını daha çok yaşayacağız. Bu yüzden doğa için, yaşam için mücadele etmekten başka seçeneğimiz yok” ifadelerini kullandı.

Basın açıklaması sonrası fotoğraf sanatçısı Begüm Ormancı ve Helin Sinan’ın hazırladığı “Gözden Çıkarılmış Topraklar – Kazdağları Direnişi” fotoğraf sergisi açıldı./ İZMİR

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER