Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Temel Eğitim Genel Müdürlüğü 2017-2018 eğitim-öğretim yılında 5. sınıflar için yabancı dil ağırlıklı eğitim uygulamasını başlattı. Uygulama için ülke genelinde 620 okul belirlendi. 2019 yılına gelindiğinde ise MEB Temel Eğitim Genel Müdürlüğü söz konusu uygulamaya ilişkin bir kitapçık yayımladı. Kitapçıkta “Yabancı dil ağırlıklı eğitim şubelerinde eğitim görecek öğrencilere seviye belirleme sınavı ya da notlara göre şube belirleme gibi uygulamalar yapılmayacaktır” maddesi de yer aldı. Bazı okulların bu kurala uymayıp öğrencilere seviye belirleme sınavları yaptığı ve bu sınavlar için velilerden ücret talep edildiği öğrenildi. Cumhuriyet bu konuyu 30 Ağustos 2024 tarihinde “Yabancı dil eğitiminde eşitsizlik” başlığıyla gündeme getirdi.
‘DİNDAR NESİL HEDEFİNİN BİR ÖRNEĞİ’
Ancak 22 Şubat’ta Resmi Gazete’de yayımlanan Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile birlikte “Bünyesinde ortaokul bulunan merkezi sınav puanıyla öğrenci alan okulların ortaokul kısmına öğrenci alımı, okul yönetimince yapılacak yazılı ve/veya sözlü sınav sonucuna göre de yapılabilir” maddesi getirildi. Bazı imam hatip liseleri, bünyesinde açılacak olan yabancı dil ağırlıklı proje imam hatip ortaokulu beşinci sınıfına sınavla öğrenci alınacağını açıkladı. 4 ilde, Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri bünyesinde açılan mesleki ortaokullar hariç, diğer ortaokullar öğrencilerini sınavla belirleyemiyorken; İmam Hatip Liseleri’nde yapılan bu uygulama eğitim emekçileri tarafından ‘İmam Hatip ortaokullarına öğrenci kazandırma çabası olarak’ yorumlandı. Konuya ilişkin gazetemize açıklamalarda bulunan Eğitim-İş İstanbul 2 Nolu Şube Başkanı Kadir Toruş, “AKP iktidarının kindar ve dindar nesil yetiştirme hedefi için gözünü karartmasının bir başka örneği de, bünyesinde İmam Hatip Ortaokulu bulunduran İmam Hatip Liselerinin 5. sınıfa öğrenci kayıt ederken Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde hukuki olmayan zorlama bir madde eklenerek gerçekleştirdiği değişiklikle seviye belirleme sınavı yaptırmasıdır” dedi.
‘İMAM HATİPLERE AYRICALIK’
5.sınıf öğrencilerinin ve ortaokulların İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’ne tabi olduğunu anımsatan Toruş, “Geçen sene MEB, 1 ve 5. sınıf öğrencilerinin e-okul kayıt sisteminde otomatik yazılım ile sınıflarını oluşturmakta ve yine bu yazılım 1.sınıf öğretmenlerini de belirlemekteydi. Kısacası okul idarelerinin herhangi bir müdahalesi söz konusu değildi. Görünen o ki kindar ve dindar nesil yetiştirme gayretiyle AKP iktidarı bünyesinde İmam Hatip Ortaokulları bulunduran İmam Hatip Liseleri’ne bu konuda da esneklik ve kolaylık sağlayarak ayrımcılık yapmıştır. Eğer seviye belirleme sınavı yapıyorsanız bu seviye belirleme sınavı sonucunda öğrencilerin sınıfları okul müdürlüğü tarafından oluşturulacak demektir. Akıllara şu sorular geliyor: ‘İmam Hatip türü okullara MEB pozitif ayrımcılık mı yapmaktadır? Bu okullar 5. sınıf öğrencilerinin sınıflarını kendileri oluşturabilecek midir?’ Eğer bunu gerçekleştiremeyeceklerse seviye belirleme sınavı tamamen bir yalandan ibaret ve halkın gözünü boyamak için bir araç olarak kullanılmaktadır” diye konuştu. Uygulamaya ilişkin iki ihtimal olabileceğine dikkat çeken Toruş, “Birincisi; MEB, imam hatip ortaokullarına ‘Sizler sınıflarınızı kendiniz oluşturacaksınız, diğer okullara göre size pozitif ayrımcılık yapacağız’ talimatı verdi veya halkın gözünün içine baka baka kandırıp, daha iyi şartlarda ve öğrencilerin kendi seviyesinde sınıflarda okuyacağı yalanıyla İmam Hatiplere daha fazla öğrenci çekme gibi bir algı yaratma çabası içerisindeler” ifadelerini kullandı.
‘ÇOCUKLARIMIZIN DUYGULARIYLA OYNATMAYACAĞIZ’
Bakanlıktan bu konuda acilen açıklama beklediklerinin altını çizen Toruş, “Bu okullarda yapılan sınavları kazanan öğrencilerimizin sınıfları okul idarecilerince mi oluşturulacak? Bu ayrımcılık neden? Bu okullarda yapılan sınavlarda kimler görev alacak? Görev alan öğretmenlerimize herhangi bir ödeme yapılacak mı? Aksi takdirde bu öğretmenlerimize bu angarya görevler baskıyla mı verilecek? Bu sınavlar için velilerden para alınmakta mıdır? ‘Sınavla öğrenci alınan bir okuluz’ imajıyla velilerden kayıt ücreti talep edilecek midir? Sürecin takipçisi olacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Eğer bakanlık bu uygulamadan vazgeçmeyecek ise İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’ne göre hareket edilmesi gereken bu öğrencilerimiz Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’ndeki bir maddeyle sınava tabi olacak ise biz Eğitim-İş olarak bu ayrımcılığa engel olmak amacıyla savcılığa gerekli suç duyurusunda bulunacağız. Halkımızı kandırmalarına ve çocuklarımızın duygularıyla oynamalarına izin vermeyeceğiz” dedi.
