Gündem

TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı

TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, UEFA'nın milli futbolcu Merih Demiral'a 2 maç ceza vermesine ilişkin,

TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı
07-07-2024 22:08

TC CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, UEFA'nın milli futbolcu Merih Demiral'a 2 maç ceza vermesine iliÅŸkin, “Bunun izahı mümkün deÄŸil, tamamen siyasi bir karar. Bu karar vicdanları karartmıştır ama millilerimizin moral ve motivasyonunu hamdolsun etkilememiÅŸtir.” dedi.
Erdoğan, Türkiye ile Hollanda arasında oynanan 2024 Avrupa Şampiyonası çeyrek final maçını izlediği Almanya ziyaretinin ardından yurda dönerken uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığını, teknik kadroyu, şampiyonanın organizasyonunda emeği geçen herkesi tebrik etti.

Türkiye-Hollanda maçının, UEFA'nın Merih Demiral hakkında alelacele aldığı haksız kararın gölgesinde oynandığını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“UEFA'nın Merih'e verdiÄŸi 2 maç men cezası, açık söylemek gerekirse ÅŸampiyonaya ciddi manada gölge düşürdü. Bunun izahı mümkün deÄŸil, tamamen siyasi bir karar. Bu karar vicdanları karartmıştır, ama millilerimizin moral ve motivasyonunu hamdolsun etkilememiÅŸtir. Tüm bu olumsuzluklara raÄŸmen A Milli Futbol Takımımız Hollanda gibi bir futbol ekolüne adeta kök söktürdü. Heyecan verici, kıran kırana geçen bir müsabaka izledik. Ä°lk golü çok erken attık, uzun süre maçın kontrolünü elimizde tuttuk. Maçın özellikle son on dakikasında birkaç önemli gol fırsatından da istifade edemedik. Hatta ben bir hakem deÄŸilim ama adeta futbol topunu kucaklayıcı bir tavır içerisinde olan Hollandalı futbolcu karşısında, hakem pozisyonun yakınında olmasına raÄŸmen biz penaltı beklerken o penaltıyı da vermedi.”

Milli takımın bütün gayretine raÄŸmen yarı finale yükselen ilk dört takım arasına maalesef giremediklerini ifade eden ErdoÄŸan, “Ne diyelim, kısmet buraya kadarmış. Son saniyeye kadar ellerinden gelenin en iyisini yapan, bizlere büyük bir heyecan ve gurur yaÅŸatan millilerimizi gönülden tebrik ediyorum. Bütün bunların yanında da gerek gurbetçilerimiz gerek ülkemizden bu maçı izlemek için gelen vatandaÅŸlarımız, her ÅŸeyiyle buraya gönüllerini koydular ve bu üstün mücadelede onlar da katkılarını verdiler.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Avusturya maçından sonra tribünlerdeki gurbetçi vatandaşların kendisini çok duygulandırdığını, o galibiyetin gurbetçilerin hayata bakışını değiştirdiğini dile getirdi.

Yaklaşık 80 bin kiÅŸilik Berlin Olimpiyat Stadını dolduran gurbetçilerin heyecana heyecan kattıklarını, onlar “Türkiye” dedikçe kendilerinin, gururlanıp, onurlandıklarını vurgulayan ErdoÄŸan, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:

“Bunu bir de galibiyetle süsleyebilseydik durum çok baÅŸka olurdu. Ama en az galip gelmiÅŸ kadar stattan başımız dik ayrıldık. Maçın sonunda da soyunma odasında gerek Teknik Direktörümüz Vincenzo Montella, gerek ekibi, gerekse bütün futbolcularımızla, Federasyon BaÅŸkanımızla görüşme fırsatımız oldu. Tek tek kendileriyle kucaklaÅŸtık. Artık, dünya ÅŸampiyonası ve bundan sonraki UEFA ÅŸampiyonasına hedef büyüterek yürüyeceÄŸiz dedik. Genç bir milli takıma sahibiz. Herhalde o zaman da yaÅŸ ortalaması 26-27'yi bulur. Çok daha yetiÅŸmiÅŸ, çok daha organize bir milli takımla bu döneme hazırlanırız. Bizim çocuklarla birlikte, aslanlarımızı turnuvaya en iyi ÅŸekilde hazırlayan teknik direktörümüz Sayın Montella ve ekibini, milli takımın tüm emekçilerini de kutluyorum.”

– “Caddeleri dolduran vatandaÅŸlarımızla ayrıca gururlandık”

Erdoğan, milli takımı destekleyen taraftarları unutamayacaklarını, onlara özel bir parantez açmaları gerektiğini belirterek, Berlin caddelerinin Türk bayraklarıyla donatıldığına, coşkulu tezahüratlarla yankılandığına dikkati çekti. Erdoğan, şöyle konuştu:

“Bu caddeleri dolduran vatandaÅŸlarımızla da ayrıca gururlandık. Göğsümüzü kabartan, gözlerimizi yaÅŸartan bir kardeÅŸlik iklimine ÅŸahit olduk. Türkiye'nin, Almanya'nın ve Avrupa'nın birçok farklı yerinden gelip, önce Berlin'i sonra maçın oynandığı Olimpiyat Stadı'nı bayram yerine çeviren, burada olmasa da dualarıyla ekranları başında takımımıza destek olan tüm kardeÅŸlerime, CumhurbaÅŸkanı olarak çok çok teÅŸekkür ediyorum. Milli takımımız kendilerine yapılan haksızlığa cevaplarını sahada oynadıkları muhteÅŸem futbolla verdiler. Sadece takımımız deÄŸil millilerimizi destekleyen taraftarımız da taÅŸkınlığa prim vermeden Türkiye'nin ne kadar vakur bir ülke olduÄŸunu, Türk milletinin de ne denli ÅŸerefli bir millet olduÄŸunu tüm dünyaya bir kez daha gösterdiler. Rabb'im hepsinden razı olsun. Bu vesileyle Hollanda Milli Takımı'nı da baÅŸarıları için ayrıca tebrik ediyorum. Güzel ve heyecan seviyesi yüksek bir atmosferde oynanan maç öncesinde ve sırasında Hollandalı taraftarlar da centilmence davrandılar. Kendilerini burada özellikle kutluyorum, teÅŸekkür ediyorum.”

– “Artık 2026'da Dünya Kupası, 2028'de Avrupa Åžampiyonası var”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Merih Demiral hakkındaki karar, tam olarak neyi cezalandırmaya yönelikti? Çifte standart dediÄŸimiz ÅŸey tekrar niye karşımıza çıkıyor burada?” sorusu üzerine, Batı'nın bugüne kadar zihniyet itibarıyla Türkiye'ye yaklaşımının hiçbir zaman deÄŸiÅŸmediÄŸini aktardı.

Batı'nın aynı zihniyetiyle devam ettiğini, Merih Demiral'a verdikleri cezanın adeta ilk andan itibaren kararı verilmiş bir ceza olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

“Kazakistan'dan dönüşte uçak söyleÅŸimizde de ifade etmiÅŸtim. EÄŸer olay bozkurt iÅŸaretini cezalandırmaksa Almanlar'da kartal var, kartalı cezalandırıyor musunuz? Yok. Fransızlarda horoz var. ‘Niye horozlanıyorsun' diyerek kalkıp da Fransızları cezalandırıyor musunuz? Yok. Fakat Türkiye'de o golün ve arka arkaya atılan gollerin heyecanı içerisinde bizim efsanelerimizde yer alan bozkurt iÅŸaretini yapan Merih'e verilen bu ceza, Merih'in ÅŸahsına deÄŸildir. Aslında Türkiye'nin millet olarak yapısına dönük verilmiÅŸ olan bir cezadır. Bunun en güzel karşılığı da aslında bu maçtan bizim galip olarak çıkmamız olacaktı. Ben zaten inanıyorum ki bütün futbolcu arkadaÅŸlarımız, kardeÅŸlerimiz de bu aÅŸkla, bu heyecanla sahaya çıktılar. Onlara sahada güzel bir ders vereceklerdi ama ne yazık ki bu son 3-5 dakika içerisinde yakalanan pozisyonlar gole döndürülmüş olsaydı, oradan aÄŸlayarak dönen onlar olacaktı. Maalesef olmadı. Sorunuzda yatan o ruh maalesef bizim de beklentimizdi olmadı. Artık ÅŸimdi 2026'da Dünya Kupası, 2028'de Avrupa Åžampiyonası var. Åžimdi bizim bunlara en güzel ÅŸekilde hazırlanarak, Montella'nın da dediÄŸi gibi inÅŸallah bunların rövanşını orada alma ÅŸansımız var. Böyle de bir ekip inÅŸallah hazırlandı.”

– “BaÅŸarıyı yakalayanlar hep o kalıcı kadrolarla yakaladılar”

ErdoÄŸan, “Bu jenerasyonu nasıl görüyorsunuz? Önümüzdeki turnuvalarda daha iyi olabilmek adına, bu sürekliliÄŸi yakalamak adına nelere dikkat edilmesi gerekiyor?” sorusunu şöyle yanıtladı:

“Önemli olan iki husus var. Bir tepeden tırnaÄŸa federasyonun yapısı, iki teknik kadroların kalıcılığı. Dikkat edin Batı'ya veya dünyadaki iÅŸleyiÅŸe… Çorap söküğü gibi bir taraftan ör bir taraftan sökülsün, böyle bir ÅŸey yok. Yani oturtacaksan bir yapıyı, kalıcılığı, çok önemli. Åžimdi bu kalıcılığı yakalayabilmek için de ÅŸu anda güzel bir tırmanış, genç bir ekip var. Bu genç ekiple, diÄŸer taraftan da yönetim kadrolarını kalıcı kılmak suretiyle atılacak adımlardan ben netice alınabileceÄŸine inanıyorum. Yoksa durmadan deÄŸiÅŸtir, tekrar getir. Bugüne kadar öyle olmadı mı? Hep deÄŸiÅŸti. Teknik kadrolar öyle deÄŸiÅŸti. Federasyon da aynı ÅŸeyleri yaÅŸadı. Öyle olmaz. Yani, Batı'da veya dünyada baÅŸarıyı yakalayanlar hep o kalıcı kadrolarla yakaladılar. Onunla neticeye ulaÅŸtılar.”

Eski futbolcu Mesut Özil ile maçta beraber olduklarını anımsatan ErdoÄŸan, “Mesut Alman Milli Takımı'nda oynarken kaç yaşındaydı? Bizi 3-1 yendikleri maçı ben Merkel ile seyretmiÅŸtim. O zaman 22 yaşındaydı. Bir tane de bize gol atmıştı. Türkiye'de ÅŸimdi futbol okulu, akademisi kuruyor. Almanya'daki ve Real Madrid'deki yapıyı bizde oluÅŸturmak istiyor. Böyle bir adım hakikaten atılırsa o yapı aynen bize geçerse o zaman bırak sen 22 yaşı, 10-12 yaÅŸlarındaki yavruların futbol sahasında yetiÅŸtiÄŸini görürüz. Bunlar topa vurmaktan önce saygıyı, sevgiyi bu akademide görecekler.” dedi.

– “Arda müthiÅŸti”

Milli futbolcular Arda Güler ile ilgili düşünceleri ve milli kaleci Mert Günok'un Avusturya maçında yaptığı kurtarışa ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, Günok'un 35 yaşında olduğunu anımsattı.

Mert Günok'un bu yaşta böyle bir refleks ortaya koymasının muhteşem olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

“35 yaşında bir kalecinin böyle bir refleks ortaya koyması anlatılır bir ÅŸey deÄŸil. Yani adeta yaylandı ve topu oradan çıkardı. Bir önceki maçta maalesef hakemlerin vurdumduymazlığı ortaya çıktı. Kalktılar sayılmaması gereken golü saydılar. Bir kalecinin biliyorsunuz altı pas, on sekiz içerisinde hatalı hareketi olmaz. Ona faulü yapan ortada zaten. Arda Güler'e gelince… Arda tabii ÅŸu anda 19 yaşında ama Arda 10 yaşın altında top oynamaya baÅŸladı. Allah gerçekten kendisine çok farklı kabiliyetler de verdi. Biraz sabretmek ve Arda'ya fırsat vermek gerekiyor. Mesela bugün ÅŸimdi 90 dakika oynadı. Top dağıtımları filan iyiydi. Hele hele duran toplarda, geriye attığı kornerlerde Arda müthiÅŸti. Kendisine telefon konuÅŸmamda al da at diyorsun ve top adrese gidiyor dedim. Bugün de aynısı oldu. Herkes bu kadar kabiliyetli deÄŸil. Åžu anda eksiÄŸi hava topları… Uzun toplarda Arda ayrı bir kabiliyet. Şımarmadan, kararlı ve istikrarlı bir ÅŸekilde yola devam ederse Arda'dan Türkiye çok istifade eder. Åžu anda bulunduÄŸu Real Madrid takımı da çok istifade eder.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER